Bozuk plak gibisin Recep Günay!

Bursaspor başkanı, efsane kaptan ‘Sedat Özden de var’ denilen toplantıda kendince gövde gösterisi yaptı. O’nu dediklerini ispata çağırıyorum. 1999 yılında Bursaspor’da, 2015 yılında Mudanyaspor’da, 2023 yılında yine Bursaspor’da başkan olarak icraatları hep aynı Recep Günay’ın; lafları, kurduğu cümleler bile… Bozuk plak gibi tekrar ediyor. Şimdi kendisine yeni bir soru soruyorum; 8 yıl önce Mudanyaspor’da düzenlediğin eşya piyangosu ne oldu?

Avatar photo Celil İnce9 ay önceSon güncelleme 27 Temmuz 2023 - 20:44

Bu yazımdan önce yazdığım iki yazının başlıkları;

‘Recep Günay’lı bu filmi 24 yıl önce görmüştüm!’

‘Recep Günay’ın ilk Bursaspor başkanlığındaki anormal icraatları’.

Bu yazılarım üzerine eski yöneticilerden, futbolculardan, taraftarlardan arayanlar oldu. Eski günleri andık. Uzun süredir sesini duymadığım dostların sesini duymak iyi geldi.

O arayanlardan birisi de Lemi Keskin’di. Kendisi, 1999 yılının haziran ayında başkan seçilen Recep Günay ile karşı karşıya gelen isimlerin başındadır.

O günlerde de tıpkı bugün olduğu gibi Günay’ın söz verdiği şekilde olağanüstü genel kurul kararı almamasını çok eleştirdi, sesini yükseltti.

Günay da Keskin aleyhine büyük pankartlar yaptırıp şehrin caddelerine astırdı.

 

LEMİ KESKİN’İN YORUMU

Lemi Keskin, Günay sonrası Erdoğan Bilenser başkanlığındaki yönetimde yer aldı, 29 Dev Adam yönetiminde de kulüp sözcüsüydü.

O günleri anarken şöyle dedi; “Her şeye rağmen 6 ay başkanlığı sonrası Recep Günay’dan yönetimi devraldığımızda Bursaspor’u büyük zarara sokacak bir yolsuzluk görmedik. Ali İhsan abiyi (Yeşilova) tanıyorsun, titizliğini biliyorsun. O mali asbaşkandı. Bir yanlış görseydi, görseydik; ortalığı ayağa kaldırırdık.

Recep Günay’ı sevmem, tasdik etmem ama bu hakkını da teslim ederim.”

Keskin’in kast ettiği benim yazdığım icraatlar dışında; futbolcu alım-satımında, arazi veya mülk alım-satımında kulübü zarara uğratıcı işlerdi.

Zaten ben de ne 24 yıl önce ne de bugün bu tür ithamlarda bulunmadım. Ortaya koyduğum iddiamı da belgeleriyle açıkladım.

Denenen 19 futbolcu olduğunu ve alınan 8 futbolcunun da ancak ikisinin oynayabildiğini yazdım.

Dolayısıyla Lemi Keskin ile gerek bu yorumunda gerekse Recep Günay’a karşı duruşumuzda tamamen aynı yerdeyiz.

 

SONUNDA DİLİNİN ALTINDAKİ BAKLAYI ÇIKARDI

Pazartesi günü saat 12:16’da Bursaspor Kulübü’nden basın mensuplarına şu mesaj gitti:

‘Bugün saat 15.00’de başkanımız Recep Günay ve efsane futbolcumuz Sedat Özden’in katılımlarıyla yeni kampanyamızın basın tanıtım toplantısı Özlüce İbrahim Yazıcı Tesislerimizde yapılacaktır.’

Toplantıyı bugün Lifebursa.com Youtube kanalından izledim.

Başkan Recep Günay bir saat boyunca konuştu, tanıtımı yapılacak denilen kampanya konusu bu sürenin üç dakikasını aldı.

Geri kalan 57 dakika Recep başkanın geçmişe dair hesap soracağını anlatmaya çalışmasıyla geçti.

Üstelik Sedat Özden toplantıda yoktu. Arkadaşlar bana, rahatsızlığı sebebiyle gelemediğini söylediler.

Sedat kaptan hastalığı sebebiyle gelemediyse eğer, toplantı ertelenebilirdi.

Ama Recep başkan belli ki kampanya bahanesi ile bu fırsatı kaçırmamayı kafasına koymuş.

Çantasına doldurduğu Bursaspor’un eski tapularını, masanın üstündeki dosyalardaki çeşitli evrakı göstererek geçmişte yanlış yapanlarla Bursaspor adına hesaplaşacağını söyledi.

“Ben bu evrakı toplayıp kamuoyuna, devlete vereceğim. O zamana kadar da istifa etmeyeceğim. Teksas’ın topladığı imzaları da tanımıyorum” dedi.

Bu sözleri benim için sürpriz değildi. Dilinin altındaki baklayı tahmin ediyordum.

 

GALİP SAKDER DE, REMZİ CİNOĞLU DA, BEN DE HEDEFTEYİM!

Şimdi okuyacağınız bölüm toplantının ilk dakikalarında ve benim yazdığım iki yazıyla ilgili Recep Günay’ın söylediklerini içeriyor.

Kimseyi itham etmediğini söylüyor ama ya ağzından çıkanı kulakları duymuyor ya da söylediklerini unutuyor. İtham etmek ne kelime, ötesine geçiyor.

Aşağıda Günay’ın sözlerini ağzından çıktığı gibi aynen yazdım, parantez içindeki italik yazılar da benim notlarım ve yorumlarımdır.

“…1997 yılında bu arkadaşlar Bursaspor’un 14 dönüm arazisini satmışlar. Bursa medyasına soruyorum, bu araziyi kimin sattığını, nasıl sattığını bilen var mı?

O günkü yönetim kurulu kararını çıkarttım, genel kurul gündemini çıkarttım. Genel kurul gündeminde böyle bir satış yetkisi yok.

Bursaspor genel kurulunun yetki vermediği arsayı satamazsınız; satmışsınız.

O günkü başkanı aradım; Benim bilgim yok, haberim yok, O’nun imzası da yok. Pekala bu arsayı nasıl sattınız?

(1997’de imzası olanın bugünkü Divan Kurulu Başkanı Galip Sakder olduğunu konuşmasının başka bölümünde söyledi. Aradım dediği dönemin başkanı da Remzi Cinoğlu.)

Bu arkadaşlar neden bu kadar tedirgin olduklarını, telaş ettiklerini ben anlamaya başladım. Çünkü hangi dosyayı kaldırsak birisi çıkıyor altından.

Recep Bölükbaşı döneminde de satılan 12 dönüm arazinin satışı için de genel kurul yetkisi yok.

Genel kuruldan saklayarak sattığınız yerlerin satış amacı nedir?

Eğer yaptığınız yasal ise neden bunları açıkça anlatmıyorlar?

Hukuken sıkıntı yoksa Bursaspor’un mallarını satanlar neden rahatsız oluyorlar?

Bunları sormak suç mu? Bunları bugüne kadar sormayanlar iyi insanlar, ben sorunca kötü insan oldum.

 

RECEP GÜNAY, SÖYLEDİKLERİNİ İSPATA ÇAĞIRIYORUM SENİ

(…)

Ben Bursaspor Kulübü’nün içerisinde yapılan yanlışlıkları söylemezsem; ben Bursa’ya ve Bursaspor’a ihanet etmiş olurum. Benim hala 25 sene önceki ceketimi konuşuyorlar.

Allaha çok şükür yani demek ki bir ceket, öyle bir şey yok da, bu kadar ağrınıza gitti de arkadaşlar, Bursaspor’un bu 10’ar dönüm, 60’ar, 70’er dönüm yerleri gitti bunları niye sormuyorsunuz ya?

Bunlardan pay mı aldınız yani?

Niye bu insanlara, arkadaş bu yerleri sormuyorsunuz?

Yaklaşık 100 dönüme 120 dönüme yakın arazi var. 4 milyondan yapsan bugün 1 milyar yapar.

(Hesap kitap da bilmiyor. Topladım, çarptım, çıkardım o parayı bulamadım!)

1 milyar lirayı sormuyorsunuz bin liralık şeyi hala gündemden şey, paylaşıyorsunuz. Ayıptır ya…

Şahsımla uğraşmayın. Ben yaptığım işlerle uğraşın.

(Bu bölümde benim yazdıklarıma cevap veriyor, Recep Günay. Cevabına lafım yok elbette, verebilir. Ama ‘bunlardan pay mı aldınız?’ cevap ötesinde bir şey.

Bu sözüne şimdilik bir çift lafım var.

Recep Günay, sen de gayet iyi biliyorsun ki, bunlardan ben bir pay almadım.

Ama madem bir söz ettin, seni bu sözünü ispatlamaya davet ediyorum.

İspatlayamazsan…

Ben 1999 yılındaki ceket faturalarını ve o zamanki icraatlarını belgeleriyle ortaya koydum.

Seni de insanları böyle zan altında bırakmaya değil, doğruları söylemeye davet ediyorum.

Varsa elinde pay aldığıma dair bilgin, belgen çıkart ortaya, öyle konuş.)

 

MUDANYASPOR PİYANGOSUNU NE YAPTIN, ONU ANLAT

Ayınesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Bir kişi hakkında bilgi sahibi olmak için sözlerine değil icraatlarına bakmak gerekir.

Ben yine belgelerle Recep Günay’ın icraatlarını aktarmaya devam ediyorum.

Böylelikle bozuk plak gibi aynı şeyleri yıllardır tekrarladığını bir kez daha göstereceğim.

Tarih 11 Temmuz 2015.

Recep Günay, Bölgesel Amatör Lig Takımı Mudanyaspor’a başkan seçiliyor.

Yine ne diyor biliyor musunuz;

“Mudanyaspor’u kayyıma kalmaktan, kapanmaktan kurtardım.’

Bu yazdıklarımı, yıllarca Olay Medya’nın Mudanya muhabirliğini yapmış sevgili Ömer Bilik’in haberlerinden derledim. Açık kaynak yani, herkes ulaşabilir.

Aradan 3 ay geçiyor, Mudanyaspor’da piyango çekilişi düzenleniyor. Tıpkı bugün Bursaspor’da olduğu gibi… Tesadüfe bakın.

Ne diyor o zaman Recep Günay:

“Milli Piyango İdaresi ile irtibata geçtik. Valilikten de izinlerimizi aldık. Şimdi biletlerimizi hazırlayacağız ve aralık ayında satışa çıkaracağız. 10 bin bilet satmayı düşünüyoruz. 29 Ocak 2016 tarihindeki Milli Piyango’da büyük ikramiyeyi belirleyecek 6 haneli sayıların son 4 rakamı bizim olacak. Böylece hem Mudanyasporlu bir kardeşimiz araba sahibi olacak hem de kulübümüze maddi destek imkanı bulacağız, finansal olarak düze çıkacağız.”

Soruyorum şimdi;

Ne oldu Sayın Günay, piyangoyu düzenlediniz, biletleri bastırıp sattınız, çekilişi düzenlediniz, arabayı talihliye teslim ettiniz ve Mudanyaspor’u finansal düzlüğe çıkarttınız mı?

Ayrıca nedir bu piyango sevdası?

 

MUDANYASPOR’DA FUTBOLCULAR İSYAN EDİNCE BIRAKTI

Tarih 15 Şubat 2016.

Ömer Bilik’in haber başlığı şu;

Mudanyaspor’da isyan çıktı.

Haberin detayı;

“7 aydır maaşlarını alamayan futbolcular ilçe belediye başkanını göreve çağırdı. Yeşil-kırmızılı futbolcular, verilen sözleri yerine getirmediklerini öne sürdükleri Recep Günay başkanlığındaki yönetimle çalışmayacaklarını, sahaya çıkmayacaklarını açıkladılar.”

Recep Günay’ın açıklaması ise şöyle:

“15 gün sonra ilk kongremiz olacak veya 1 hafta sonra yapılacak. Bugün futbolcularımız bir karar almışlar, saygı duyuyorum. Mudanyaspor’un kapanmaması için aday olmama rağmen gerekli desteği görmedik. Elimden geldiği kadar tek başıma bu çocukları sahaya çıkardım. Mudanyalının verdiği destek 100 bin liradır, ben şahsım olarak 170 bin lira verdim.

Şu anda da futbolculara 250-300 bin lira kulübün borcu var. Mudanyasporluyum diyenler benim verdiğim paranın yarısını vermiştir. Ancak onlar kahraman oldular ben ise kötü adam. Futbolcular bana değil Mudanya’yı yönetenlere ve kurumlara sitem etmeliydiler. Burada bir tezgah vardır. Bize karşı bu çocukları dolduranlar yanlış yapıyorlar. Mudanyaspor Kulübü kapanırsa sorumlusu ben değilim. Bu insanlar yaptıkları eserle gurur duysunlar.”

 

HEP AYNI ŞEYLERİ TEKRARLIYOR

Kulübü kapanmaktan kurtarmalar, yönetime gelme gerekçesi, eşya piyangosu icraatı, ‘kötü adam olma’ sözleri, hep başkalarını suçlamalar…

1999 yılında Bursaspor’da, 2015 yılında Mudanyaspor’da, 2023 yılında yine Bursaspor’da icraatları hep aynı Recep Günay’ın, lafları, kurduğu cümleler bile…

Boşuna demiyorum, ‘Ben Recep Günay’lı bu filmi 24 yıl önce gördüm’ diye,

Boşuna demiyorum, ‘Bozuk plak gibisin Recep Günay’ diye. Hep aynı şeyleri tekrarlıyorsun çünkü.

Ama artık yeter…


Sonraki yazım; Son 10 yıldaki Bursaspor başkanları; kulübü kaç lira borçla aldı, kaç lira borçla devretti?


Yayınlanan makalelerde belirtilen görüşler ve fikirler sadece yazarın/yazarların görüşüdür. Yayınlanan içeriklerle ilgili bütün sorumluluklar yazarlara aittir.

Bu haber ilginizi çekebilir