Sütaş Timsah Park imzası; artılar eksiler neler?

Uzun yıllar gözlemim odur ki, genel olarak spor medyası, bir takımın elde ettiği bir başarıya olduğundan daha büyük anlamlar yüklemek için ekstra çaba gösterir. Bunu neden yapar tam anlayabilmiş değilim ama bir sebebi taraftara şirin gözükmek, onların sempatisini kazanmak olabilir.

Avatar photo Celil İnce11 ay önceSon güncelleme 19 Mayıs 2023 - 19:50

Örneğin, uluslararası arenada daha işin başında, sıradan bir grup maçı kazanmış bir takımımız için kolayca ‘zafer’ kelimeli başlıklar atılır. Bir sonraki eşikte kazanılan maçı ‘tarihi zafer’ olarak nitelemekten de geri kalmaz.

Peki o takım; yarıştığı kulvardaki kupayı kazanır ve şampiyon olursa, yani gerçekten ‘zafer’ elde ettiyse o zaman ne diyeceksiniz?

‘Zafer’i de ‘tarihi zafer’i de erken tükettiniz… Muhteşem zafer, öz hakiki zafer! Saçmalık.

Demem o ki, bazı kelimeleri yerli-yersiz kullanarak tüketmeyelim.

Bu durumun tersi de söz konusu; başarıya övgünün dozunu ayarlayamayan, başarısızlığa yerginin dozunu da ayarlamıyor.

Bu gözler, kaybedilmiş bir maç sonrası ‘Milyarlık eşekler’ manşetlerini okuyup, ters basılan takım fotoğraflarını gördü.

SKOR VE SPOR YAZARLIĞI…

Sevgili Okan Aras’ın yazılarında kullandığı ve benim de çok beğendiğim ‘skor yazarlığı’ ifadesi ile kast ettiği, yukarıda anlatmaya çalıştığım meramımla bire bir örtüşüyor sanırım.

Medyada ‘spor değil skor yazarlığı’ revaçta olunca, tribünler de ‘spor değil skor seyircisi’ doluyor.

O zaman iki maç kazandın göklerdesin, iki maç kaybettin yerin dibinde…

Bu genel durumu Bursaspor özeline indirgediğimde; Özer Hurmacı takımın başına geçtikten sonra benzer bir ‘gel-git’ yaşandığını görüyoruz.

Kazanılan birkaç maç ile play-off hesapları içindeyken ve Hurmacı’ya methiyeler düzülürken, geçen haftaki Soma yenilgisiyle son haftaya küme düşme adayları arasında giriyoruz.

İnşallah Cumartesi günü Nazilli deplasmanında işler beklendiği gibi gider.

Yoksa…

ŞÖLEN DÜZENLENMESİ GEREKİRKEN YAPILANA BAKIN…

Geçen hafta Bursaspor, Bursa Büyükşehir Belediye Stadyumu’nun isim hakkı için Sütaş firması ile sözleşme imzaladı.

Bir yıllık bu sözleşmeye göre yeni sezonda stadyumun adı ‘Sütaş Timsah Park’ olacak.

Detaylara bakmadığınızda, sadece skor yazdığınızda (!) sorunsuz ve iyi bir haber.

Ama eğer spor yazıyorsanız öyle olmadığını görüyorsunuz. Bizim sitede Sevgili Özge hemen ‘Bu nasıl iş?’ diye sordu.

Bursadabugün’de eskimeyen dostum Serkan Yetişmişoğlu, ‘Ayran içtik ayrı mı düştük?’ başlığı altında, gördüğü yanlışları sıraladı.

Böylesi önemli bir imzanın, yangından mal kaçırır gibi alelacele atılması, basının, taraftarın çağırılmaması, sözleşme bedelinin açıklanmaması, duyuru bülteninin bir siyasi partinin basın bülteninin ifadeleri ile kulüp tarafından aynen yayınlanması ve hemen sonrasındaki çark vs. hepsi doğru olmayan işler oldu.

Oysa bu imza tüm şehrin gurur duyacağı bir iş ve stadın ortasında, basın, taraftar, takım ve sponsor firmanın en üst düzey ismi Muharrem Yılmaz’ın katılımıyla bir şölen havasında olmalıydı.

Seçim öncesi, Bursa’nın milletvekili adayı ve Sanayi Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın girişimi ile bu imza atıldı, tamam.

Ama Sütaş’ın temsil düzeyi ve açıklamasındaki o mahcubiyet havası da neydi öyle?

1 MİLYON DOLARI AZ BULDUM

Açıklanmadı lakin camiada konuşulan bir yıllık isim hakkı bedelinin 1 milyon dolar olduğu yönünde…

Sonra rakam neden açıklanmaz gizlenir bunu da anlamak mümkün değil.

Bu konuda makul ve mantıklı, kabul edilebilir bir cümle kurabilir mi kulüp yönetimi ve sponsor firma?

Sizler kötü bir şey mi yaptınız ki, saklıyorsunuz?

Tam aksi kulübün en zor günlerinde çok anlamlı bir imza attınız.

Bunu alkışlarız ancak.

Anlaşma rakamını eleştirebiliriz o ayrı bir konu. Ama bu eleştiri sizin çaba ve gayretinize alkışımızı engellemez.

Eğer konuşulduğu gibi rakam 1 milyon dolar ise bunu az buldum.

Birçok arkadaşımız ve dostumuzla da bu bedelin Balat’ta bir daire parası olduğu yorumunu yaptık, düşük gördük.

Bir başkası yeterli bulabilir, olabilir.

SÜPER LİGDE DAHİ 6 KULBÜN STAT İSİM SPONSORU VAR

Ülkemizde futbolun en üst kategorisinde yer alan 19 kulübün oluşturduğu Süper Lig’de bu sezon sadece 6’sının stat isim sponsoru var.

Bu açıdan bakıldığında da Bursaspor’u özel bir noktaya koyuyorum.

En üst ligdeki stat sponsorlukları şöyle; Fenerbahçe (Ülker), Galatasaray (Nef), Beşiktaş (Vodafone), Konyaspor (MEDAŞ), Alanyaspor (Kırbıyık) ve Antalyaspor (Corendon).

Yıllık bedeller ise şöyle:

  • Fenerbahçe 8,6 milyon dolar.
  • Beşiktaş 7,8 milyon dolar.
  • Galatasaray 3,5 milyon dolar.
  • Konya, Antalya ve Alanya tıpkı Bursaspor gibi açıklamamış.

Burada önemli bir not da sponsorluk süreleri;

Beşiktaş 10+5 yıl, Antalya 10 yıl, Fenerbahçe 10 yıl, Galatasaray 5+5 yıl, Antalya 5 yıl ve Konya’nın 3 yıl.

Ülkemizde vergi mevzuatı; sponsorluk harcamalarının amatör spor dalları için tamamını, profesyonel spor dalı olan futbol için ise yüzde 50’sini kurumlar vergisi matrahının tespitinde beyan edilen kurum kazancından indirilebilmesine imkan veriyor.

Yayınlanan makalelerde belirtilen görüşler ve fikirler sadece yazarın/yazarların görüşüdür. Yayınlanan içeriklerle ilgili bütün sorumluluklar yazarlara aittir.

Bu haber ilginizi çekebilir